Benlik Yanılsaması
Bruce Hood – Benlik Yanılsaması
İnsanın en derin inançlarından biri, değişmez bir “öz”e sahip olduğudur: doğduğumuz andan bugüne kadar hiç değişmeden varlığını sürdüren bir “ben.” Bruce Hood, bu köklü varsayımı bilimsel bulgularla sorgular ve gösterir ki benlik, sabit bir özden çok, biyolojik, psikolojik ve toplumsal süreçlerin geçici uyumudur.
Hood’a göre benlik, beynin karmaşık işleyişi içinde sürekli üretilen bir “hikaye”dir. Hafıza olmadan geçmişimiz çözülür, duygular olmadan yönelimlerimiz kaybolur, toplumsal ilişkiler olmadan kimliğimizin sınırları belirsizleşir. Yani “ben” dediğimiz şey, aslında her an yeniden kurulan bir yanılsamadır. Bu yüzden “kimim?” sorusu tek bir cevaba indirgenemez; çocukluktan yetişkinliğe, deneyimlerimiz ve çevremizle sürekli değişen bir süreçtir.
Kitabın gücü, bu soyut fikri gündelik yaşamla ilişkilendirmesinde yatar. Eski bir eşyaya “benim” olduğu için fazladan değer biçmemiz, sosyal medyada farklı yüzlerimizi sunmamız, ya da travmaların bizi bütünüyle dönüştürmesi… Bunların hepsi, benliğin sabit bir çekirdek değil, bağlama göre yeniden kurgulanan bir anlatı olduğunun örnekleridir.
Bu bakış açısı, bireysel gelişim açısından çarpıcıdır. Kendimizi mutlak bir öz olarak görmek, değişime direnç doğurur. Oysa benliği bir süreç olarak kavramak, başkalarının farklılıklarını anlamayı, yaşamın iniş çıkışlarına daha esnek uyum sağlamayı ve kendi dönüşümümüzü kabullenmeyi kolaylaştırır.
Hood’un çalışması, felsefe ile bilimi buluşturan özgün bir katkıdır. “Benlik” hakkındaki yanılsamayı açığa çıkarırken, bizi hem sarsar hem de özgürleştirir: Belki de kendimizi bu kadar ciddiye almamızın nedeni, beynimizin düzen arayışıdır. Ve belki de en büyük keşif, benlik dediğimiz şeyin aslında sandığımız kadar ‘bizim’ olmamasıdır.